CHP: ''HEKİMLERİMİZİN HER ZAMAN, HER KOŞULDA YANINDAYIZ''

SİYASET

CHP: "HEKİMLERİMİZİN HER ZAMAN, HER KOŞULDA YANINDAYIZ"

Cumhuriyet Halk Partisi Sapanca İlçe Teşkilatı, 14 Mart Tıp Bayramı sebebiyle basın açıklaması yaptı.

İl Başkanı Ecevit Keleş, İlçe Başkanı Cengiz Çiçek ve partililer Sapanca Şehit Albay Güner Ekici Parkı'nda bir araya geldi.

Grup adına basın açıklamasını okuyan Başkan Çiçek, "Neden 14 Mart? Çünkü 'Tıphane-i Amire' adlı Tıp Okulunun 14 Mart 1827'deki açılış tarihidir. Maalesef bugün bir araya gelme sebebimiz bir kutlama tadında değil. Aksine yine, yeni bir 'nereden nereye geldik' vakası yaşıyoruz" dedi.

Her zaman, her koşulda hekimlerin yanında olduklarını belirten Çiçek, açıklamada şu ifadelere yer verdi:

"Beni Türk hekimlerine emanet edin' diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk gibi bir liderden, 'giderlerse gitsinler' zihniyetini bizlere empoze etmek isteyen bir Cumhurbaşkanına geldik, çattık. Hekimlik, bizlerin kolay kolay edemeyeceğimiz bir yemin altında, özveriyle, şefkatle, sürekli kendini geliştirerek, insan onuruna yakışır şekilde yapılan bir meslektir. Yeryüzü tarihindeki en onurlu meslektir. Hekimlik bir meslek, bir işkoludur. Ve her işkolu gibi riskleri vardır. Kendilerini korumak her işkolunda olduğu gibi hekimlik için de geçerlidir. Sürekli kendini geliştirmek gerektiren bir meslektir. Tıpta, her gün yeni kapılar açılıyor. Canımızı emanet ettiğimiz bu insanların kendilerini sürekli geliştirmek gibi bir sorumluluğu var. Hekimler; araştırma yapabilmeli, makaleler yazabilmeli, kongrelere katılabilmeliler. Devletin sorumluluğu da hekimlerimizin üstündeki yükü azaltarak onlara destek olmaktır. Devlet,  sürekli kendilerini geliştirmek zorunda olan hekimlerimizin bu süreçlerine destek vermelidir. Aynı şekilde; kendilerine güvenli çalışma alanları sağlamak da devletin baş sorumluluğudur. Ama gel gör ki bizim hekimlerimiz, maalesef yoksulluk sınırında maaşlar alarak, hemen hemen her gün hasta yakını terörüne maruz kalıyorlar. Devlet kendilerine iş güvenliği sağlayamamaktadır. Riskleri ortadan kaldıramamaktadır. EuroNews'in bir haberine göre Türkiye de Uzman Doktor maaşı, 28 Avrupa ülkesi içinde 23. sırada yer alıyor. Bu seviyelerdeki maaşlarla, nasıl olur da doktorların verimli olmasını, kendilerini geliştirmesini bekleyebiliriz. Mevcut koşullar iyileştirilmediği takdirde, Uzman Doktor istifalarının önünü kesemezsiniz ve özel hastaneleri tercih etmelerine engel olamazsınız. Bu koşulları iyileştirmediğiniz takdirde de faturayı halk öder. Giderlerse gitsinler diyorsunuz. Peki diyelim ki gittiler. Sonuçlarını hiç düşünüyor musunuz? Yeni mezun doktorlarla, ilerleyebileceğinizi söylüyorsunuz. Afgan, Suriyeli, İranlı ve Azerbaycanlı doktorlara imkan vereceğinizi söylüyorsunuz. Ülkeyi mülteci cennetine çevirdiniz. Şimdi sağlığımızı da mı mültecilere emanet edeceksiniz? Pandemi sürecinde 'hakkınızı ödeyemeyiz' diyen Sağlık Bakanı, Bugün "hakkımızı verin" diyen hekimlere el uzatmıyor. Bu mu adaletiniz? Meslek hayatı boyunca, dertlerimizi dinleyen sağlık çalışanlarımızın, sorunlarına kulak vermeliyiz. Hekimlerimiz ve sağlık çalışanlarımız, bu kadar özveriyle çalışırken, yetkililerden çok fazla bir şey istemiyorlar. Onlar, çalışma koşulları ile ilgili, Sağlıkta, şiddet ile ilgili ve özlük haklarıyla ilgili düzenlemelerin meclisten geçmesini bekliyorlar. Vakit birlik zamanı! Biz hekimlerimizin her zaman, her koşulda yanındayız."